Öne Çıkan Yayın

BOSNA'DA YAŞAM (AVANTAJLAR / DEZAVANTAJLAR)

İnsanın yabancı ülkede yaşamasının hem avantajları hem de zorlukları var. Öncelikle farklı bir kültürü, farklı bir milleti tanımak cidden...

23 Haziran 2015 Salı

TÜRK DİZİLERİ VE TÜRKÇE SEVGİSİ


Buraya geldiğimden beri Amerikalıları anlıyorum sanırım. Hani dünyada kendi dilinden başka dil öğrenmeye ihtiyaç duymayan yegane millet olmalarıyla biraz da alaya alınırlar ya, sanki biz Türkler de yakın zamanda onlara eşlik edeceğiz. Türkçenin buralarda ne kadar popüler olduğunu gördükçe buna her geçen gün daha fazla inanıyorum. (Ha bir de kendi insanımızın dil öğrenme konusundaki yeteneksizliğini defeatle tecrübe edince...) 

Burada genci yaşlısı, çoluğu çocuğu çoğu insanın en azından temel seviyede İngilizce bilip, bildiğini de özgüvenle kullanması beni etkiliyor. Ama temel düzeyin üzerinde bilen ve kullanan insan sayısı fazla değil. Yani günlük işlerimi İngilizce ile halledebiliyorum, temel soru ve cevaplar noktasında halkın iletişimi gayet iyi. 

Gelelim Türkçe ve Türk dizileri konusuna. Ailece dış görüntümüzden Türk olduğumuz anlaşılmıyor. Çekik gözlü oğlum ilk bakışta Uzak Doğulu veya Orta Asyalı intibası bırakırken, çoğu insan sarışın ve renkli gözlü eşimi ülkenin yerlisi zannediyor. Tek renk veren benim yani:) Türkçe konuştuğumuzu anlayana kadar insanlar bir miktar tereddüt ediyorlar ama birkaç kelime Türkçe duyduklarında iş değişiyor. Nereden ayırt ettiklerini sorduğumda ilkokul çağındaki çocuklardan bile aynı cevabı alıyorum: Türk dizileri. Hemen takip ettikleri bir Türk dizisinin ismini söylüyorlar. Bu sıra Elif isimli bir dizi revaçta ki hiç izlemedim. Hatta dizilerimiz Sırp ve Hırvat kanallarında doğal olarak Sırbistan'da ve Hırvatistan'da da popüler. Bu nedenle bu ülkelerde de Türk insanı hayret verici bir biçimde ilgiyle karşılanıyor. 

Aşağı yukarı herkes bir kaç Türkçe kelime biliyor, "günaydın, güle güle, arkadaş, nasılsın" gibi üç beş ifadeyi kullanmaktan ve bize gülümsemekten çekinmiyorlar. Benim gözlemlediğim ve sohbetlerim sayesinde edindiğim izlenimler neticesinde Türk insanına ve Türkiye’ye karşı dikkate değer bir sempati var. Türkiye'nin Bosna’daki yatırımları, yardımları maddi manevi varlığı buradaki insanları hoşnut ediyor.(Tabi ki, Boşnaklar için konuşuyorum, gayri müslim nüfus için yaşadıkları bölgelere göre tepkileri de değişiyor.) Siyasi anlamda da Erdoğan destek buluyor ve çok seviliyor. Yunus Emre Enstitüsü sayesinde Türkçe kursu gibi bir hizmet var ülkede ve bir hayli ilgi görüyor. Nahla gibi prestijli kurumların da Türkçe kursları mevcut. Hatta pratik sınıfının öğretmeni de benim :)

Bunun dışında savaş döneminde Türkiye’de yaşamak durumunda kalan insanların gayet iyi Türkçesi var, hatta çocuk yaşta gidip okula gidenlerin Türkçelerinin kusursuz olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’de üniversite ve lisans üstü eğitim alanların sayısı da az değil, doğal olarak onlar da iyi bir Türkçe'ye sahipler. Türkiye'nin yaptığı yatırımlar ve açtığı kurumlar sayesinde vaktiyle Türkçeyi çok iyi öğrenmiş bu insanlar için de iş kapıları doğmuş oluyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder