TRAVNİK
Ülkeyi
gezerken hiç acele etmemem iyi mi? Nasılsa hafta sonları tekrar tekrar
gideceğimi bildiğimden gittiğim hiçbir yeri hızla tüketmiyorum. Her defasında
ayrı bir özelliğini keşfetmek için kendimi bir hayli rahat bıraktığımı fark
ediyorum. Normalde bir saati aşan bir yolculukla sıkılır, bunalır ve yola
çıktığıma pişman olurken, Bosna’da yollar hiç bitmesin istiyorum. Ülkenin doğal
güzellikleri insanın içini huzurla, enerjiyle dolduruyor. Yeşilin bunca tonu,
papatyaların ve o adını hiç bilmediğimiz sarı kır çiçeklerinin sınırsızca
çokluğu gözlerimi dinlendiriyor. Yol boyunca köyleri, camileri, kiliseleri ve
evlerin muhteşem bahçelerini seyretmeye doyamıyorum. Her bir yerleşim yeri
kendi içinde bir cennet sanki. Bahçelerine bu kadar özen gösteren insanların
ülkesinde gezmek gerçekten bulunmaz bir keyif.
Travnik yolunda da gözlerim sağa
sola bakmaktan, evleri, bahçeleri incelemekten ağır bir mesai yapıyorlar. Travnik
Boşnakların yaşadığı tarih dolu bir şehir. Bosna’nın her yerinde olduğu gibi,
burada da akarsu bolluğu var. Osmanlıya çok sayıda vezir yetiştirdiği için
vezirler şehri olarak da anılıyor. Büyük bir medrese, çok sayıda mezar ve
çok sayıda Osmanlı eseri olan bu şehirde kendimi daha huzurlu hissediyorum.
Merhabalar, blogunuzu buyuk bir titizlikle inceledim.Ancak size bir kac soru sormak istiyorum.Lutfen yardimci olurmusunuz.Oraya yerlesme gibi bir planim var.Yardiminizi esirgemezseniz cok memnun kalirim.Sevgilerle
YanıtlaSilEray ben bu arada.Mail atarsaniz cok sevinirim. eray.cakin@hotmail.com
YanıtlaSil